Cumhurbaşkanlığı İletişim Merkezi (CİMER), Cumhurbaşkanlığına bağlı kurum ve
kuruluşlardan İletişim Başkanlığı bünyesinde “kamu kurum ve kuruluşlarının faaliyetlerine ilişkin
talep, görüş ve önerilerin kolayca iletilebilmesi ve bunların ilgili kamu kurum ve kuruluşlarınca
değerlendirilerek cevaplandırılması amacıyla” kurulmuştur. 2006 yılında başlatılan bu kamu
hizmeti, bilgi ve iletişim teknolojilerinin kullanımı açısından gelişerek, kullanılan yetkiler ve
izlenen usuller bakımından ise ilgili mevzuatta özellikle son dönemde yapılan değişikliklerin
gösterdiği şekilde güncellenerek sürdürülmekte ve günümüzde CİMER yoluyla milyonlarca kişiye
hizmet sağlandığı görülmektedir. Konuyu idare hukuku perspektifinden ele alan bu çalışmanın ilk
bölümünde, 2022 yılı Haziran ayında yürürlüğe giren Cumhurbaşkanlığı İletişim Merkezi
Yönetmeliği’nin getirdiği yeniliklerden hareketle CİMER aracılığıyla yapılabilecek başvuruların
kapsamında meydana gelen değişim, güncel başvuru türlerine değinerek incelenmektedir. İkinci
bölümde, günümüzde CİMER aracılığıyla yapılabilecek başvuruların idari yargıda dava açma
sürelerine etkisi, farklı ihtimaller tartışılarak değerlendirilmektedir.
The Presidency’s Communication Center (PCC) is created within the structure of
Directorate of Communications affiliated to the Presidency of the Republic of Türkiye, “in order to
easily transfer demands, opinions and suggestions about the activities of public institutions and
organizations and in order for the concerned public institutions and organizations to evaluate and
respond them”. This public service is set up in 2006 and it is carried out regarding the developments
in the use of information technologies and with updates pursuant to the Regulation on Presidency’s
Communication Center entered into force in June 2022. Today, millions of people benefit from this
service through PCC. In the first section of this study, which addresses the topic from the
perspective of administrative law, the amendment of June 2022 concerning the scope of the
applications made through PCC is examined. In the second section, the implications of applications
made through PCC on time limits for filing an administrative action are analyzed considering
different possibilities.