Yargıtay’ın son kararlarına göre bir konutun aile konutu niteliğini haiz olması, aile konutu üzerinde mülkiyet, sınırlı ayni hak veya nispi hak sahibi olan eşin fiil ehliyetinin sınırlandığı anlamına gelmektedir. Tapu memuru, MERNİS’e bağlanarak kişinin ikametgâh adresini görme olanağına sahiptir. Bir diğer ifade ile tapu memuru ikametgâh adresi üzerinden evli kişilerin aile konutunun adresini öğrenme imkânına sahiptir. Bu bilgilerin, üzerinde işlem yapılmak istenen taşınmaza ait tapu veya kat mülkiyeti kütüğü sayfasındaki adres bilgileri ile karşılaştırılması mümkündür. Tapu Sicili Tüzüğü madde 19 uyarınca tapu memuru, istemde bulunanın fiil ehliyetinin bulunup bulunmadığını sorgulamalıdır. Yukarıdaki bilgiler çerçevesinde tapu memurunun tapu kütüğü ve kat mülkiyeti kütüğü sayfasında yer alan bilgilerden yararlanarak işlem konusu taşınmazın evli kişinin aile konutu olup olmadığının kontrol etmelidir. Tapu memurunun bu araştırmayı yapmaması nedeni ile diğer eşin rızası olmadan aile konutu üzerinde işlem yapılırsa devletin TMK 1007 uyarınca sorumluluğu doğabilir.
According to the recent decisions of Turkish Court of Cassations, a spouse’s capacity to act is restricted when it comes to the transactions alienating the family home or limiting rights in respect of the family home. Land Register Ordinance Art. 19 instructs land register officials to check the applicant’s capacity to act. Same officials can electronically access the domicile addresses of the applicants and in most of the cases this address will correspond to the family home’s address if the applicant is married. Land register official may easily compare this address with the address of the relevant property. Consequently, if the land official does not reject an application requesting alienation or limitation of a right over the family home, people who suffer damages because of this transaction may hold the state accountable for their losses based on Art. 1007 of TCC.