Teknoloji ile birlikte ticari hayatta yaşanan hızlı gelişmeler, teşebbüsleri tüketicilerin zihninde kalıcı olabilmek adına marka olarak farklı, özgün nitelikte işaretler kullanmaya sevk etmiştir. Bu sebeple teşebbüsler, marka olarak akılda kalıcılığı çoğu zaman geleneksel işaretlerden daha yüksek olan hologram gibi geleneksel olmayan işaretler kullanmaya başlamışlardır. Mehaz AB düzenlemelerinde olduğu gibi, 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu’nun marka olabilecek işaretlerin düzenlendiği 4. maddesinde açıkça hologramlardan söz edilmese de ilgili hükümde belirtilen işaretlerin sınırlı sayıda sayılmadığı ve hükümde yer alan koşulları sağladığı sürece her tür işaretin marka olarak tescil edilebileceği kabul edildiğinden, hologram markalarının tescili açısından hukuki bir engel bulunmamaktadır. Bu sebeple çalışmamızda öncelikle hologram kavramından söz edilmiş olup hologramların marka olarak tescili açısından karşılaşılabilecek zorluklar ile hologram markaları açısından yapılacak benzerlik incelemesine ilişkin esaslar ele alınmıştır.
The rapid developments in commercial life along with the technology have prompted enterprises to use unique signs as trademarks in order to be memorable in the consumers’ minds. Therefore, enterprises have started to use non-traditional signs such as holograms which are generally more memorable than traditional signs. Like in the referred EU regulations, although holograms are not explicitly mentioned in article 4 of Industrial Property Code no. 6769 that regulates the signs of which a trademark may consist, since the signs mentioned in the relevant article are not limited and it is accepted that any sign can be registered as a trademark as long as it meets the conditions in the article, there is no legal obstacle for the registration of hologram marks. In this respect, the concept of hologram and the difficulties that may be arised during the registration of holograms as trademarks and the procedure related to the similarity assessment of hologram marks are discussed in this article.